İzleyiciler

29 Haziran 2015 Pazartesi

EVLİLİKTE CİNSEL YAŞAM BECERİLERİ 4



Evlilikte Görülen Cinsel Problemler

Evlilik yaşamı başladığından itibaren çiftler arasında yakınlık ve sıcaklık duygusu artmaktadır. Yakınlık ve sıcaklık duygusu çiftlerin rahatça cinselliklerini yaşayabilecekleri bir alana dönüşür. Cinsellik sırasında bazı çiftlerde sıkıntılar oluşabilmekte, sorun çözülmezse artarak devam etmekte ve çiftin evlilik yaşamına bu sorunlar zarar verebilmektedir.

Cinsellik bir öğrenme sürecidir ve bu süreçte çiftlerin birbirlerine desteği çok önemlidir. Yeni evli çiftlerin karşılaştığı ilk sorunda çözüm odaklı olmaları evliliklerini kurtarıcı bir rol oynayacaktır.

En önemli cinsel organ beyindir. Cinsellik beyinde başlar ve biter. Çiftlerin birbirlerine yaptıkları sevgi yatırımı, ilgi, şefkat, güven gibi duygular cinsellikle ilgili düşüncelerle birlikte hareket eder. Cinsellik sırasındaki düşünceler duyguları tetikleyerek bazı olumsuz sonuçların ortaya çıkmasında etkili olabilmektedir.

Cinsel işlev çiftlerin cinsellikten aldığı doyumu belirleyen faktördür. Kadın veya erkek cinsiyeti ne olursa olsun bireyin cinsellikten aldığı zevk, cinsellik işlevindeki aksamalarla doğru oranda gitmektedir.

Ülkemizde yetiştirilme tarzlarına ve cinsellikle ilgili yanlış inançlara bağlı olarak evlendikten sonra çiftlerin cinsel yaşamlarında sorunlar ortaya çıkmaktadır. Kadınların cinsellikle ilgili baskılanması, korkutulması, yanlış inançlar; erkeklerin ise cinselliği inanılmaz bir güç gösterisi olarak görmesinin sağlanması maalesef kadında ve erkekte cinsel sorunların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Çiftler arasında herhangi bir cinsel sorun var ise önce fizyolojik olarak tetkiklerin yapılması; eğer yok ise psikolojik desteğe bir an önce başlanması gerekmektedir.

Cinsel işlev bozuklukları sık rastlanan sorunlardandır. Yapılan çalışmalar kadın veya erkek ayrımı olmaksızın her üç kişiden birinin cinsel sorunlar yaşadığını ortaya koymaktadır. Ülkemizde daha yeni yeni tanınmaya başlanan cinsel işlev bozuklukları, evlilik yaşamında ciddi sıkıntılara neden olabilmektedir. Ülkemizde genellikle genç çiftlerin cinsel işlev bozukluklarıyla ilgili olarak tedavi alma oranlarının yüksek olduğunu görüyoruz4.

Kadınlarda Cinsel İşlev Bozuklukları

-          Vajinusmus: Vajinusmus, ilişki sırasında ön sevişme sürecinde hiçbir sorun yaşamayan, hatta zevk dahi alabilen kadınlarda cinsel birleşme anı geldiğinde yaşadıkları istemsiz kasılmalar sonucunda cinsel ilişkinin gerçekleşememesi ya da ağrılı ve zor şekilde gerçekleşmesi durumudur. Cinsel ilişki sırasında vajinanın alt 1/3 kısmındaki kaslar kontrolsüz bir şekilde kasılmakla birlikte bu kasılmaya bacaklar, kalça, bel, sırt kasları bile kasılabilmektedir. Kasılmaların şiddeti vajinusmusun da şiddetini göstermektedir. Vajinusmusta kadınlar cinsel ilişkinin düşüncesine bile tahammül edemeyecek duruma gelebilirler, gerginlikler had safhaya çıkabilir. Vajinusmusta çiftlerin birbirlerine desteği çok önemlidir. Psikolojik destek ile vajinusmus sorunu çok rahat bir şekilde çözülebilmektedir.

-          Disparoni (Ağrılı Cinsel İlişki): Disparoni, cinsel ilişki sırasında kadının acı ve ağrı duyması olarak tanımlanabilir. Vajina girişinde ya da daha derinlerde acı, yanma, batma gibi belirtiler gösterebilir. Disparoniye vajinal, rahim ve idarar yolları enfeksiyonları neden olabilmektedir. Bu yüzden fizyolojik tetkiklerin yapılması, eğer fizyolojik bir sorun yok ise psikolojik desteğe başlanması gerekmektedir. Vajinal kurulukta disparoniye neden olabilmekte bu yüzden çiftlerin yeterli ıslaklık düzeyine dikkat etmeleri gerekmektedir.

-          Orgazm Bozukluğu: Orgazm cinsel ilişkinin üçüncü aşamasıdır. Orgazm alınan zevkin son aşamasında vücudun kasılarak boşalması ve rahatlamasıdır. Kadınlarda orgazm eşlerinin sahip olduğu cinsel sorunlardan yada kadınların cinsellikle ilgili düşüncelerine bağlı olarak gerçekleşememektedir. Kendi bedenini tanıyan, uyarılma noktalarını bilen kadınlar orgazma daha kolay ulaşabilmektedir. Her kadının potansiyel olarak orgazma ulaşma gücü vardır, yeter ki düşünce sistemindeki olumsuzlukları bir kenara bırakabilsinler. Kadınlarda orgazmın gerçekleşmeme sebepleri; eşinde erken boşalma veya ereksiyon (sertleşememe) sorunları bulunması, kadının cinsellikle ilgili olumsuz düşünceleri, cinsel istek azlığı ve fiziksel rahatsızlıklar olabilir. Orgazm sorunu psikolojik destek ile çok rahat bir şekilde çözülebilmektedir.

-          Cinsel İstek Azlığı: Cinsel istek azlığını ülkemizde en iyi tanımlayan cümle “başım ağrıyor bugün olmaz”dır. Kadınların yeterli cinsel uyarılma olmasına rağmen cinselliğe ve cinsel ilişkiye karşı isteksiz ve ilgisiz olmalarıdır. Cinsel isteksizliğin sebepleri; depresyon, anksiyete, yaşanan travmatik yaşantılar, aile içi problemler, fiziksel rahatsızlıklar ve buna bağlı kullanılan ilaçların yan etkileri olabilmektedir.


Erkeklerde Cinsel İşlev Bozuklukları

-          Cinsel İsteksizlik: Erkeğin cinselliğe ya da cinsel ilişkiye yönelik ilgisizi ve isteksiz olmasıdır. Erkeklerde cinsel isteksizlik ortaya çıkınca evliliği derinden etkileyen sorunlara neden olabilir. Kadın; eşi tarafından sevilmediği, istenmediği yada eşinin hayatından başka birisinin olduğu düşünebilir. Erkek ise genellikle erkekliği ile ilgili sorunları olduğu hissine kapılabilir. Cinsel isteksizlik diğer cinsel rahatsızlıklarla iç içe olduğu için tedavi sürecine bir an önce başlanmalıdır.

-          Ereksiyon Olamama: Ereksiyon olamama, erkek cinsel organının cinsel ilişkiyi sağlayacak düzeyde sertleşememesi veya bu sertliği devam ettirememesidir. Ereksiyon olamamanın fiziksel nedenleri; yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kalp damar sorunları, böbrek yetmezliği, karaciğer sorunları, bu hastalıklara bağlı kullanılan ilaçlar olabilmektedir. Psikolojik nedenler ise; eşler arası iletişimin kötü olması, aile içi problemler, çiftin arasındaki sevgi yatırımı olabilmektedir.

-          Erken Boşalma: Erken boşalma; erkeğin cinsel ilişkiye girmeden, girer girmez yada birkaç dakika sonra boşalması üzerinde kontrol sahibi olamamasıdır. Erken boşalmada dikkat çekici özellik erkeğin boşalmaları üzerinde denetim kuramamasıdır. Yeni evli çiftlerin ilk ilişkilerinde erken boşalma sorunu sık rastlanır. Düzenli cinsel yaşam ile erken boşalma sorunu çözülmüyorsa psikolojik destek bir an önce alınmalıdır. Erken boşalma çiftlerin cinsel yaşamlarını olumsuz etkileyen bir durumdur. Erkeğin kendisini eksik, beceriksiz hissetmesine neden olabilir. Kadının cinsel duygularının tatmin edilmemesi, orgazm olamaması, sürekli erken boşalmanın olması cinsel ilişkiye dair olumsuz inançlar geliştirmesine neden olabilir.

Evlilikte yaşanan cinsel sorunlar evliliğin sürekliliğini zora sokan, çiftlerin evlilikten aldıkları doyumu olumsuz etkileyen bir durumdur. Çiftler arasında bu tür sorunlar yaşanıyorsa öncelikle çift birbirine koşulsuz desteğini sunmalı, önyargısız ve hoşgörü ile birbirlerine yaklaşmalı ardından psikolojik destek hizmetlerinden yararlanmalıdır. Evlilikte yaşanan cinsel sorunlar psikolojik destek ile birlikte çok rahat bir şekilde çözüme kavuşturulmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder