KADINLARDA CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI
Cinsel işlev çiftlerin cinsellikten aldıkları doyumu belirleyen
faktördür. Kadın veya erkek cinsiyet ne olursa olsun bireyin
cinsellikten aldığı zevk, cinsellik işlevindeki aksamalarla doğru
orantıda gitmektedir.
Kadınların cinselliği erkeklere göre daha farklıdır. Kadınların
cinsellikten beklentileri sadece cinsel ilişki değildir. Bunun yanında
sarılmak, konuşmak, hissetmek, dokunmaktır. Kadınlar cinsellikte değer
görmek, beğenilmek ve psikolojik olarak destek görmek ister.
Ülkemizde yetiştirilme tarzlarına ve kadınların cinsellikle ilgili
yanlış inançlarına bağlı olarak evlendikten sonra çiftlerin cinsel
yaşamlarında sorunlar çıkmaktadır. Cinsellikle ilgili yanlış mitler,
inançlar kadınların cinsellikten korkmalarına, soğumalarına ve
kendilerini kasmalarına neden olabilmektedir. Ayrıca eşlerinin cinsellik
konusunda ısrarcı olması, kadını düşünmemesi ve zorlaması kadının
cinsellğe bakışını olumsuz yönde etkilemektedir.
"Evlilikte Cinsel Yaşam" makalemizde de değindiğimiz gibi cinsellik önce
beyinde başlar. Düşünceler duyguları yönetir ve olumsuz inançlar cinsel
işlev bozukluklarına sebep olabilir. Çiftler arasında cinsel işlev
bozukluklarından her hangi birisi varsa önce fizyolojik olarak
tetkiklerin yapılması gerekmektedir. Fizyolojik bir rahatsızlık yok ise
psikolojik desteğe bir an önce başlanılmalıdır.
Kadınlarda Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları:
1. Vajinusmus : Vajinismus; ilişki sırasında ön sevişmede hiç bir sorun
yaşamayan, hatta zevk dahi alan kadınlarda cinsel birleşme anı
geldiğinde yaşadıkları istemsiz kasılmalar sonucunda penisin vajina
içine girememesi veya son derece ağrılı, zor şekilde girmesi ile
karakterize bir cinsel sorundur.
İstemsiz vajinal kasılmalar sonucunda cinsel birleşme (penetrasyon) ya
hiç olamamakta veya son derece ağrılı ve acılı bir şekilde
gerçekleşebilmektedir. Bazen de vajinaya penisin yalnızca uç kısmı
girebilmektedir. Hatta bu şekilde çok nadir de olsa gebe kalan hastalar
da olabilir.
Cinsel ilişkide özellikle vajinanın alt 1/3 kısmındaki kaslar
kontrolsüz bir şekilde kasılmakla birlikte bu kasılmaya bacaklar,
kalça, bel, sırt ve hatta vajinismus probleminin derecesine de bağlı
olarak çene, ayak parmaklarındaki kaslar bile katılabilmektedir.
Kasılmaların şiddeti vajinismusun da derecesini göstermektedir.
Vajinusmusta, kadınlar cinsel ilişkinin düşüncesine bile tahammül edemez
duruma gelebilirler. Gerginlikler had safhaya çıkabilir. Vajinusmusta
eşlerin birbirine desteği çok önemlidir. Çiftler cinselel terapi
destekleriyle sorunlarını çok kolay bir şekilde çözüme
kavuşturabilirler.
2. Disparoni ( Ağrılı Cinsel İlişki): Disparoni, cinsel ilişki sırasında
kadının acı ve ağrı duyması olarak tanımlanabilir. Vajina girişinde
yada daha derinlerde acı, yanma, ağrı, batma gibi belirtiler
gösterebilir.
Disparonide özellikle vajinal muayenenin yapılması şarttır. Vajinal,
rahim ve idrar yolları enfeksiyonları disparoniye neden olabilmektedir.
Fiziksel muayenede bir soruna rastlanmamışsa psikolojik destek almak
şarttır. Ayrıca vajinal kuruluk da disparoniye sebep olabilmektedir.
3. Orgazm Bozukluğu: Orgazm cinsel ilişkinin 3. aşamasıdır. Orgazm
alınan zevksin son noktasında vücudun kasılarak boşalması ve
rahatlamasıdır. Kadınlarda orgazm eşlerinden veya kendi olumsuz
düşüncelerinden kaynaklanarak gerçekleşemediği zamanlar olabilmektedir.
Her kadın orgazm olabilir yeterki düşünce sistemini olumluya çevirsin.
Kendi bedenini, uyarılma noktalarını bilen ve keşfeden kadınlar orgazmı
daha kolay sağlamaktadır.
Kadınlarda orgazm ikiye ayrılır. Vajinal orgazm ve klitoral orgazm.
Vajinal orgazm cinsel ilişki sırasında kadının orgazma ulaşamasıdır.
Klitoral orgazm kadının masturbasyon yaparak yada cinsel ilişki
sırasında klitorisini uyararak orgazma ulaşmasıdır.
Vajinal orgazmın gerçekleşmeme sebepleri; erkeğin erken boşalması,
erkeğin sertleşme sorunu olması, kadının cinsellikle ilgili olumsuz
düşünce sistemi, kadının cinsel istek azlığı, vajinusmus, fiziksel
rahatsızlıklar gibi sebepler olabilir.
4. Cinsel İstek Azlığı: Kadınlarda cinsel istek azlığı "Başım Ağrıyor"
repliğiyle ülkemizde çok fazla gündeme gelmektedir. Kadınların yeterli
cinsel uyarı olmasına rağmen cinsel ilşiki yada masturbasyon yapmaya
karşı isteksiz ve ilgisiz olmalarıdır. Cinsel isteksizliğin sebepleri;
yaşanan bir travma, depresyon, anksiyete, kullanılan psikiyatrik ilaçlar
veya fiziksel rahatsızlıklar olabilir.
Tüm bu cinsel işlev bozuklukları evlilik yaşamında olumsuzluklara neden
olabilmektedir. Eşlerin birlikte hareket etmeleri, bu sorunları çözme
konusunda kararlar almaları önemli bir adım olacaktır. Cinsel
terapilerle birlikte kolaylıkla çözülebilecek olan bu sorunlar
evliliğinizde problemlere neden olmasın.
Özgür TÖNBÜL
Psikolojik Danışman/Aile Danışmanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder